Başlığa bakınca başarı hikayesinin Hüsnü Özyeğin olduğunu düşünüyorsanız, yanıldınız. Hikaye, finans dahisi olan Hüsnü Özyeğin Bey’den ziyade üniversitenin başarısıyla ilgilidir.
Geçen
hafta üniversitenin Türkiye partneri olduğu ve Goldman Sachs Vakfı’nın projesi
olan “10.000 Kadın Girişimci” projesinin seçmelerine katıldık. Seçmelere
katıldık derken, cinsiyetim icabı girişimci olarak müracaat edemeyeceğim de
ortada olduğundan da belki tahmin etmişsinizdir, jüri üyesi olarak katıldım. Seçmeler
sırasında, üniversitenin Mali İşler Direktörü olan Tolga Önder ve Girişimcilik
Merkezi yöneticilerinden Özden ANIK’la aynı takımdaydık. Gayet keyifli geçen
bir eleme süreci yaşadık. Bu arada üniversite ve Hüsnü Bey’le ilgili kamuoyuna
yansımamış bir çok bilgi alma fırsatım oldu.
Bunlardan
en yeni tarihlisiyle başlamak isterim. Hüsnü Bey, üniversitenin ilk mezunlarından
olan 8 kişilik bir öğrenci gurubuyla beraber İtalya ‘ya gitmiş. Nereden
bakarsanız üzerinde günlerce konuşulabilecek bir konu. Koskoca Fiba Holding’in
patronu işini gücünü bırakıyor ve torunu yaşındaki çocukları da katıp önüne
düşüyor yollara. Bu arada önemli bir detayı atlamamak lazım, bu gezi kendi özel
uçağıyla gerçekleşiyor. Kesinlikle zekice pazarlama taktiği olduğunu söylememe
bilmem gerek var mı?
Geçenlerde
bir röportajında Hüsnü Bey’in vaktinin üçte ikisini üniversiteye ayırdığını okumuştum.
Zaten bu gezi de haberi teyit ediyor. Hüsnü Bey ilk öğrencilere çok özel bir
hediye vermek için düşünürken aklına bu fikir gelmiş. Aslında altında yatan
mesaj önemli. Hüsnü Bey’e göre, “Eğer çalışırsanız size her türlü imkanı sunarız”
mesajı vermek istemiş. Bana göre esas mesaj üniversite seçimi yapacak olan lise
mezunlarına geliyor, “Bizi seçeni uçururuz”. Tabi ki buradaki uçurmak, özel jete
binip uçmanın yanında iş hayatında uçurmayı da içeriyor. Bu ilk mezun 8 şanslı
insanın hayata başlangıçta Hüsnü Bey’in özel desteğini alacaklarını tahmin
etmek hiç de zor değil. Gençlerin yolları açık olsun.
İnternette
biraz araştırma yapınca, Hüsnü Bey’in Özyeğin Vakfı aracılığıyla üniversite
için şu ana kadar 300 milyon TL harcamış olduğunu haberine ulaştım. Yıl sonuna
kadar 120 bin metrekare inşaat yapılması planlanıyormuş ve bunun 60 bin metrekarelik
kısmı tamamlanmış.
Yine
yaptığım araştırmalara sırasında üniversitenin öğrencileri girişimcilik ruhuyla
yetiştirdiği bilgisine ulaştım. Zaten ne zaman Altunizade Kampüsü’ne gitsem kendi
gözümle de görürüm. Turkcell'le ortaklaşa kurdukları “Girişim Fabrikası” denilen bir işlikte, fikri olanların,
işyeri, bürokratik detaylar ve muhtelif konularda desteklendiği bir merkez var. Bu
merkezde girişimciler bizzat Hüsnü Bey tarafından desteklenmektedir. Bana kalsa, Hüsnü Bey'in girişimcilik olgusunun marka yüzü olması gerekir.
Bir çok haber sitesinde karşılaştığım cebinde 100 dolar para ile Amerika'ya okumaya gittiği ve bu süreçte garsonluk da yaptığı haberi, üniversiteye neden bu kadar önem verdiğinin ipuçlarını veriyor.
Her ne
kadar finans dahisi olsa da, bana göre pazarlama dahisi olan Hüsnü Bey’i, yeni
mezun gençleri uçakla gezdirmek gibi zekice fikrinden dolayı bir kez daha can-ı
gönülden tebrik ederim.
İlgili Siteler:
www.ozyegin.edu.tr/
www.fibaholding.com.tr/
www.husnuozyeginvakfi.org.tr
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder